Yazı için arkadaşım Ahmet TUNCEL'e teşekkürlerimi iletirim.
Lütfi Paşa 1522'den itibaren Aydın, ardından Yanya sancakbeyliği yaptı. Bu görevdeyken 1529'da I.Viyana Kuşatması'na katıldı. 1529'da Şam valisi oldu ve aynı yıl sonu bu görevden azledildi. 1531'de ikinci defa Şam valisi oldu. 1533'de Karaman Beylerbeyliği oldu ve Irakeyn Seferinde başarılı hizmetlerde bulundu. 1534de kubbe vezirliği görevi verildi. Anadolu Beylerbeyliğine, ardından 1536'da Rumeli Beylerbeyliğine tayin edildi. Üçüncü vezirliğe getirildi. 1537 Korfu Seferi sırasında Barbaros Hayrettin Paşa ile beraber donanma serdarı olarak denize açıldı ve İtalya sahillerini vurdu. Bu arada Venediklilere gönderdiği elçinin esir alınması üzerine, Venediklilere savaş açılmasına ve Korfu adasının kuşatılmasına karar verildi. İki hafta kadar devam eden kuşatma Lütfi Paşa'nın zafer beklentisine rağmen padişahın emriyle kaldırıldı. Lütfi Paşa da geri çağırılıp İstanbul'a döndü. Bir müddet sonra ikinci vezirliğe tayin edildi ve Boğdan seferine iştirak etti. Hayatını Asafname adlı kitabında anlatmıştır. Çelebi Lütfi Paşa Mimar Sinan’ı saraya sokan kişi olarak tarihte yerini almıştır.
Genç yaştan itibaren devlet görevine gelen aynı zamanda Kanuni'nin kız kardeşi Şah Sultan 'la kısa süren bir evlilik yaparak saraya damat da oldu.
Entrikalarla dolu Osmanlılarda Lütfi Pasa ve eşi arasında da sürekli bir gerginlik oluşmuştur.
Şah Sultan ve Lütfi Paşa ile 1523’te evlenmiştir. Gönül dünyası zengin tasavvufa ve maneviyata ilgi duyan iffetli bir sultan olduğu iddia edilmektedir. Fakat kocası Lütfi Paşa'nın çok sert ve katı yürekli bir adam olduğu belirtilmektedir. Anlaşamadıkları için 1541’de boşanmışlar neticesinde kocası sadrazamlık makamını kaybetmiştir. Bir iddia kocası ile boşanma nedeninin kocasının zina yapan bir kadının uzvunu dağlatması neticesi böyle bir cezanın islamiyette varlığı konusunda eşiyle olan tartışması neticesi meydana geldiği yönündedir.Bu iddiaya göre Lütfi Paşa bu duruma karşı çıkan karısını dövmüştür;bunun üzerine şah sultan uşaklarını çağırıp kocasını dövdürmüş ve ardından kardeşi Kanuni'ye başvurup eşinden boşanmış ve eşini sadrazamlıktan azlettirmiştir.19 yıl süren bu evlilikten İsmihan ve Neslihan adında iki kız çocukları dünyaya gelmiştir.
Şah Sultan da görülen bu durumda tıpkı Süleymanın diğer kardeşi Hatice Sultandaki gibi damatları hanedan dışından olduğu için üstünlük kurma gayesi gütmüşler gibi gözüküyor.Kadınların ellerinde bulundurduğu güç ve kendinden eminlilik o dönemde ne kadar sözü geçen oldukları konusunda örnek teşkil etmektedir.
Yazan --> Ahmet TUNCEL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder